
Adalet Bakanlığı, Çocuklara Cinsiyet Değişikliği İşlemlerine Soruşturma Başlattı
Adalet Bakanlığı, çocuklara cinsiyet değişikliği operasyonu yapan 20'den fazla doktor ve kliniğe ülke çapında soruşturma başlattı.
Adalet Bakanlığı’ndan Doktor ve Kliniklere Soruşturma
Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanlığı, çocuklara cinsiyet değişikliği operasyonları uygulayan 20’den fazla doktor ve kliniğe celp göndererek, çocuklarda cinsiyet uyumlandırıcı tedavi uygulamalarına ilişkin kapsamlı bir soruşturma başlattı. Çarşamba günü duyurulan bu hamle, çocuklara yönelik cinsiyetle ilgili tedavilere dair uygulama ve iddiaları incelemeyi amaçlayan daha geniş çaplı bir federal çabanın parçası.
Adalet Bakanı Pamela Bondi, DOJ’un bu işlemlerle bağlantılı olası sağlık dolandırıcılığı, yanlış beyan ve diğer ihlallerle ilgili soruşturma yürüttüğünü belirtti. “Çocukları çarpık bir ideoloji uğruna sakatlayan tıp profesyonelleri ve kurumlar, bu Adalet Bakanlığı tarafından hesap vereceklerdir,” diyen Bondi, yazılı bir açıklama yaptı. Bakanlık, devam eden soruşturma kapsamında hangi kişi veya kuruluşlara celp gönderildiğini açıklamadı.
Bu adım, Bondi’nin Nisan ayında yayımladığı bir notun ardından geldi. Notta, tüm ABD savcılarından, ‘cinsiyet uyumlandırıcı bakım’ adı altında yapılan kadın genital mutilasyonu (FGM) şüpheli vakalarını aktif olarak soruşturmaları ve ilgili suçları sonuna kadar kovuşturmaları istendi. Bondi ayrıca, DOJ’un Sivil Bölümü Tüketici Koruma Şubesi’ni, çocuklarda cinsiyet geçişine yönelik kullanılan ergenlik engelleyiciler, cinsiyet hormonları veya diğer ilaçlarla ilgili yanıltıcı iddialarda bulunan üretici ve dağıtıcıları incelemekle görevlendirdi.
Federal Politika ve Son Yüksek Mahkeme Kararı
Soruşturma, Başkan Donald Trump’ın ikinci döneminin ilk günlerinde federal hükümete, çocuklar için cinsiyet değişikliği operasyonlarını finanse etme, destekleme, teşvik etme ya da kolaylaştırmayı yasaklayan bir başkanlık emri çıkarmasının ardından geldi. Bu emir, reşit olmayanlara yönelik bu tür tıbbi müdahaleleri yasaklayan veya sınırlayan tüm mevcut yasaların da titizlikle uygulanmasını öngörüyordu.
Başkanlık emrinde, “Bugün ülke genelinde tıp profesyonelleri, yetişkinlerin geri dönüşü olmayan tıbbi müdahalelerle bir çocuğun cinsiyetini değiştirebileceği yönündeki radikal ve yanlış iddia altında, artan sayıda etki altındaki çocuğu sakatlamakta ve kısır bırakmaktadır. Bu tehlikeli eğilim, ulusumuzun tarihinde bir leke olarak kalacaktır ve sona ermelidir,” ifadelerine yer verildi.
Federal hükümetin tutumunu destekleyen ABD Yüksek Mahkemesi, Haziran ayında Tennessee’deki gençlere yönelik belirli trans tıbbi tedavileri yasaklayan bir yasanın ayrımcılık oluşturmadığına 6’ya 3 oyla hükmetti. Bu karar, benzer yasakları hayata geçiren veya düşünen diğer eyaletlerdeki hukuki mücadeleler için de emsal teşkil edebilir.
Tıbbi Uygulamalar ve Politika İçin Geniş Etki
DOJ’un son adımları, çocuklara yönelik cinsiyet uyumlandırıcı tedaviler konusunda federal düzeyde daha sert bir tutumun göstergesi olarak öne çıkıyor. Gönderilen celpler ve devam eden soruşturmalar, çocuk ve ergen tıbbı alanında çalışan doktorlar, klinikler ve ilaç firmaları üzerinde önemli etkiler yaratabilir. Destekleyenler bu sıkı denetimin, savunmasız çocukları geri dönüşü olmayan işlemlerden korumak için gerekli olduğunu savunurken, eleştirmenler ise trans gençlerin bakıma erişiminin daha da kısıtlanacağı ve sağlık çalışanlarının hukuki risklerinin artacağı uyarısında bulunuyor.
Çocuklara yönelik cinsiyet uyumlandırıcı tedavilerle ilgili hukuki ve politik mücadeleler yoğunlaşırken, DOJ’un yürüttüğü soruşturma ve ilgili davalardan çıkacak sonuçlar, önümüzdeki yıllarda çocuk sağlığı ve vatandaşlık haklarının seyrini önemli ölçüde şekillendirecek.