
Bondi, DOJ’un Tüm İnanç Gruplarını Korumaya Söz Verdi
Adalet Bakanı Pam Bondi, antisemitizm ve COVID dönemi ibadethane kapanmalarına değinerek tüm inançlara koruma sözü verdi.
Bondi’den Tüm Dinler İçin Eşit Koruma Taahhüdü
Adalet Bakanı Pam Bondi, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki her inanç grubunun haklarını savunma konusunda kamuoyuna açık bir taahhütte bulundu. Bondi, Pazartesi günü Meclis komitesi önünde yaptığı konuşmada, Katolikler ve Yahudilerden Müslümanlara kadar tüm inanç topluluklarını korumayı amaçladığını vurguladı; özellikle son dönemde artan saldırılar ve pandemi döneminin zorlukları ışığında bu konunun önemine dikkat çekti.
Temsilci Riley Moore, R-W.Va.’nın Hristiyan karşıtı önyargılarla mücadele için hangi kaynaklara ihtiyaç duyulduğu sorusuna Bondi, “Sadece Katolikler değil, her din ve hatta Biden yönetiminde açılması geciken camiler de dahil. Bu ülkedeki her dini koruyacağız,” dedi.
Bondi, Washington DC’deki İsrail Büyükelçiliği çalışanı iki kişinin, Mayıs ayında Capitol Yahudi Müzesi önünde, gözaltına alınırken “Özgür Filistin!” diye bağıran bir saldırgan tarafından öldürülmesini, antisemitik saldırılardaki tehlikeli artışın bir örneği olarak gösterdi.
COVID-19 ve DOJ’un Değişen Yaklaşımı
Bondi ayrıca, Trump yönetimi döneminde, Demokratların ağırlıkta olduğu bazı eyaletlerde COVID-19 önlemleri kapsamında camiler dahil tüm ibadethanelerin kapatıldığını belirtti. Bondi, Harmeet Dhillon liderliğindeki DOJ Sivil Haklar Dairesi ile iş birliğini sürdürdüğünü ve bu birimin önceliklerinden birinin artık dini özgürlükler olduğunu vurguladı. “Onlar tüm dinlerden insanları korumak için çalışıyorlar,” dedi.
Oturumda geçmişteki tartışmalara da değinildi; bunlar arasında FBI Richmond Ofisi tarafından, eski Direktör Christopher Wray döneminde hazırlanan ve “radikal-gelenekçi Katolikleri” potansiyel aşırıcılık tehdidi olarak gösteren 2023 tarihli bir iç yazışma da vardı. Bu not, “aşırı ideolojik inançlara sahip” kişileri hedef almış ve kaynak olarak Southern Poverty Law Center’ı (SPLC) kullanmıştı. Katolik bir azınlığı hedef aldığı eleştirileri sonrası, FBI belgeyi geri çekti.
Bondi, kendi döneminde DOJ’un böyle değerlendirmelerde SPLC’yi kaynak olarak kullanmayacağını belirterek, önceki uygulamalardan köklü bir kopuşun sinyalini verdi. Ayrıca FBI Direktörü Wray’in söz konusu notun sorumlularını uyardığını, ancak çalışanlarda “kötü niyetli bir davranış” tespit etmediğini de ekledi.
Bondi, oturumun sonunda, bakanlığının tüm inanç gruplarının anayasal haklarını savunmaya ve ayrımcılığa karşı tetikte olmaya devam edeceğini vurguladı. Milletvekilleri ve dini liderler, bu politika değişikliklerinin önümüzdeki aylarda DOJ’un din ve ayrımcılığa yaklaşımını nasıl etkileyeceğini yakından izleyecek.