Yayınlanma Tarihi: 22.07.2025 21:17 / Dünya Haberleri Meggie Habermann Meggie Habermann

Columbia Profesörleri Antisemitizm Reformları Talep Ediyor

Columbia Profesörleri Antisemitizm Reformları Talep Ediyor

Columbia profesörleri, Beyaz Saray ve üniversite federal finansmanın yeniden başlamasına yaklaşırken antisemitizmle ilgili reformlar çağrısı yapıyor.

Fakülteden Finansman Görüşmeleri İlerlerken Eylem Talebi

Columbia Üniversitesi, Beyaz Saray’ın Ivy League kurumuna federal finansmanı yeniden sağlamaya yönelik bir anlaşma hazırlığı sırasında kendi akademik topluluğundan gelen baskı ile karşı karşıya. Bu yılın başlarında Başkan Donald Trump, kampüsteki antisemitizmle ilgili olarak Sivil Haklar Yasası'nın VI. Başlığı'nın olası ihlalleri gerekçesiyle Columbia’nın 400 milyon dolardan fazla federal fonunu kesmişti.

Birkaç profesör, akademik personel ve çalışan, Columbia’nın geçici başkanına ve mütevelli heyetine bir mektup göndererek kampüste antisemitizme karşı kapsamlı reformlar yapılmasını talep etti. İsimsiz olarak imzalanan bu mektupta üniversite liderlerinin yalnızca akademik koruyucular değil, aynı zamanda eşitlik, güvenlik ve hesap verebilirliğin savunucuları olmaları gerektiği vurgulandı. “Columbia topluluğunun, üniversitenin ahlaki netliğini ve kurumsal direncini yeniden inşa etmeye çalışan üyeleriyiz,” ifadelerine yer verilen mektupta, Columbia’nın akademik mükemmeliyetle ahlaki bütünlüğü birlikte örneklemesi gerektiği savunuldu.

İmzacıların öne sürdüğü ana talepler arasında antisemitik anlatıların yayılmasından sorumlu tutulan profesörlere hesap sorulması, İsrail’i destekledikleri için uyarılan akademisyenlerin itibarlarının iade edilmesi, şiddetli protestolara karışan öğrencilere disiplin uygulanması ve antisemitik olduğu düşünülen müfredatın kaldırılması yer alıyor. Bu talepler, Mayıs ayında Butler Kütüphanesi'nde 80’den fazla protestocunun tutuklandığı ve önceki gösterilerde yüzlerce kişinin gözaltına alındığı son olaylarla ilgili endişeleri yansıtıyor.

Beyaz Saray ve Columbia Anlaşmaya Yaklaşıyor

Trump yönetimi, Columbia Üniversitesi ile yürüttüğü görüşmelerle duruma yanıt verdi. Üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, anlaşmanın yakında tamamlanacağı konusunda iyimser olduklarını ve fakültenin taleplerinin büyük kısmının anlaşmaya dahil edilebileceğini belirtti. Columbia Yahudi Mezunlar Derneği kurucu ortağı Ari Shrage, “Trump yönetimi, sınıfta antisemitik telkinlere ve görüş çeşitliliği eksikliğine karşı önlem almalı, antisemitik davranışlarda bulunan öğrenci ve öğretim üyelerine gerçek hesap verebilirlik getirmeli, kabul ve işe alım süreçlerini reforme etmeli ve gerekli liderlik değişikliklerini yapmalı,” dedi.

Anlaşmanın olası unsurları arasında protestolarda maske kullanımına dair yeni politikalar, Ortadoğu çalışmaları müfredatının gözden geçirilmesi ve öğrencilere eşit muamele sağlanmasına yönelik önlemler yer alabilir. Beyaz Saray ayrıca belirli dini veya etnik gruplara yönelik ırksal hiyerarşi ve tutumların inceleneceğini, işe alım ve kabul süreçlerinde değişiklikler yapılacağını açıkladı. Yabancı bağışlara dair şeffaflık ve sıkı açıklama zorunlulukları da gündemde.

Columbia’nın geçici Başkanı Claire Shipman ise üniversitenin değişime olan bağlılığını gösteren antisemitizmle mücadele girişimlerini duyurdu. Shipman, topluluğa gönderdiği mektupta “Bence hükümetle yapacağımız herhangi bir anlaşma, değişim için sadece bir başlangıç noktasıdır. Kendi inisiyatifimizle reforma gitmek çok daha etkili bir yol. Bu, eksikliklerimizi görüp kalıcı değişim yaratmamızı sağlar,” ifadelerine yer verdi.

Hem Beyaz Saray hem de üniversite yetkilileri, devam eden görüşmeleri verimli olarak tanımlasa da nihai anlaşma için net bir takvim belirtilmedi. Columbia sözcüsü, “Üniversite, hükümetin endişelerini anlamlı şekilde ele almak ve bir çözüm yolunda ilerlemek için federal hükümetle verimli görüşmelere devam ediyor,” açıklamasında bulundu.

Görüşmeler ilerlerken, ortaya çıkacak sonuç üniversitelerin antisemitizmle mücadelede akademik özgürlük ve federal uyumluluğu nasıl dengeleyeceği konusunda ulusal ölçekte emsal oluşturabilir. Her iki taraf da fonun yeniden sağlanacağı ve Columbia’nın güvenlik ve kapsayıcılığa adanmış önde gelen bir akademik kurum olarak konumunun güçleneceği bir uzlaşmaya ulaşmaya kararlı görünüyor.