Yayınlanma Tarihi: 03.07.2025 23:31 / Dünya Haberleri Ezrah Klien Ezrah Klien

Dan Rather’dan CBS-Trump Anlaşmasına Sert Eleştiri

Dan Rather’dan CBS-Trump Anlaşmasına Sert Eleştiri

Eski CBS sunucusu Dan Rather, CBS ve Paramount’un Başkan Trump ile yaptığı 16 milyon dolarlık anlaşmayı gazetecilik için bir geri adım olarak eleştiriyor.

Anlaşma Basın Özgürlüğü Tartışmalarını Alevlendirdi

Gazeteci Dan Rather, CBS News ve ana şirketi Paramount Global’in Başkan Donald Trump ile vardığı 16 milyon dolarlık anlaşmayı sert bir şekilde eleştirdi. Rather, bu adımı “gazetecilik için üzücü bir gün” olarak nitelendirdi. Salı günü varılan anlaşma, Trump’ın 2024 seçimlerinden önce yayınlanan bir röportajının CBS’nin ‘60 Minutes’ programı tarafından yanlış şekilde düzenlendiği iddiasıyla açtığı davanın ardından geldi.

Variety’e konuşan Rather, medya şirketini şu sözlerle eleştirdi: “Bu, ‘60 Minutes’ ve CBS News için üzücü bir gün. Umarım insanlar detayları okur ve bunun ne olduğunu anlarlar. Bu, Başkan’ın bir çarpıtması ve milyarder şirket sahiplerinin boyun eğmesiyle sonuçlandı.” Rather, anlaşmayı bir geri adım olarak tanımlayarak, “Paramount’un anlaşmaya varmak zorunda olmadığını görmek gerçekten canımı sıkıyor. Bir hata yaptığınızda anlaşma sağlarsınız. ‘60 Minutes’ hiçbir hata yapmadı ve gazetecilik standartlarına uydu.” dedi.

Anlaşmaya göre, CBS ve Paramount Trump’a yasal masraflar, dava giderleri ve Trump’ın ileride oluşturacağı başkanlık kütüphanesi veya hayır kurumları için kullanılmak üzere 16 milyon dolar ödeyecek. Kaynaklara göre şirketler ayrıca ağda muhafazakâr amaçları destekleyecek reklamlar veya kamu spotları için de ödeme yapmak zorunda kalabilir.

Dikkat çekici bir diğer konu ise CBS’nin, başkan adaylarıyla yapılan gelecek röportajların tam, düzenlenmemiş dökümlerini hızlı bir şekilde yayımlamayı zorunlu kılan yeni bir editoryal standart getirmeyi kabul etmesi oldu. Bu değişiklik, şeffaflık ve editoryal manipülasyon endişelerine yanıt olarak kanal protokolünde önemli bir dönüşüm anlamına geliyor.

George W. Bush dönemiyle ilgili bir haber nedeniyle CBS’den ayrılan Rather, eski meslektaşlarını savunarak, “Gerçekten iyi bir mücadele verdiklerine inanıyorum ve savaşmaya devam edecekler. ‘60 Minutes’ ve CBS News ekibi pes etmedi.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, “Büyük milyarder iş insanları, para hakkında kararlar verir. Basın özgürlüğü için istisna yapmalarını umabilirdik, ama bu kez olmadı.” dedi.

Wall Street Journal editörler kurulu da Trump’ın CBS’ye açtığı davayı “lawfare” olarak niteleyerek eleştirdi ve başkanın medyaya dava açmasının basın özgürlüğü açısından tehdit oluşturduğunu vurguladı. Editoryal yazıda, “Başkan, hoşuna gitmeyen haberleri yayınlayan medya kuruluşlarını hükümet gücüyle sindiriyor. Bu, özgür basına sahip bir ülkede kabul edilemez.” denildi.

CBS ve Paramount arasındaki anlaşma ile beraber başlayan tartışma, medya ile Beyaz Saray arasındaki süregelen gerilimi öne çıkarıyor ve ABD’de gazetecilik bağımsızlığı ile basın özgürlüğünün geleceğine ilişkin soruları gündeme getiriyor.