Yeni bir GOP tasarısı, Trump’ın göçmenlik politikasına karşı çıkan şehirleri, 'anarşist yargı bölgeleri' olarak tanımlayarak federal fonları kesmekle tehdit ediyor.

Senato Cumhuriyetçileri SAFE Cities Yasasını Tanıttı

Senato Cumhuriyetçileri, Başkan Donald Trump’ın göçmenlik politikalarına uymayan şehirleri hedef alan yeni bir yasayı gündeme getirdi. Montana Senatörü Tim Sheehy’nin öncülüğündeki Stop Anarchists from Endangering (SAFE) Cities Act, federal hükümete 'anarşist yargı bölgeleri' olarak tanımlanan şehirlere federal kaynak sağlamama yetkisi veriyor.

Tasarıya göre, Başsavcı Pam Bondi, federal göçmenlik uygulamalarını yerine getirmeyen bölgeleri belirleyip kamuoyuna açıklayacak. Listede yer alan şehirlerin federal hibeler için uygunluğu ciddi şekilde kısıtlanabilecek; Bütçe ve Yönetim Ofisi ilgili devlet kurumlarına buna yönelik yönergeler gönderecek. Sheehy, “Amerikalıların, yerel yönetimlerinin halkın güvenliğini öncelemesini istemesi fazla bir beklenti değil” diyerek, çok sayıda yerel yöneticinin “şiddet yanlısı suçluların ailelere, topluluklara ve işletmelere cezasız şekilde zarar vermesine izin verdiğini” savundu.

SAFE Cities Yasası’nın gündeme gelmesi, Los Angeles’ta düzenlenen ve Eyalet Valisi Gavin Newsom ile Belediye Başkanı Karen Bass’in Trump yönetiminin sınır dışı etme operasyonlarına karşı çıktığı Anti-ICE protestolarının ardından gerçekleşti. Federal yönetim, şehir yetkililerinin göçmenlik otoritelerinin çalışmalarını engellediği iddiasıyla Los Angeles’a dava açtı. Senato’daki tasarı, Temsilciler Meclisi’nde Wisconsin’li Vekil Tony Wied tarafından sunulan benzer bir girişimi de tamamlıyor. Wied, Sheehy’ye desteğinden dolayı teşekkür ederek “radikal seçilmiş yetkililerin” “ya topluluklarında hukuk düzenini yeniden tesis etmesi ya da federal kaynaklarını kaybetmesi gerektiğini” vurguladı.

Başkanlık Talimatı Yasalaşıyor

SAFE Cities Yasası, Trump yönetiminin büyük ABD şehirlerindeki huzursuzlukların ardından yürürlüğe soktuğu, yasa dışı veya federal otoriteye karşı olarak tanımlanan şehirlerin federal vergilerle desteklenmesini önleyen önceki bir başkanlık talimatını yasa hâline getirecek. Söz konusu talimat, Adalet Bakanlığı’na “şiddet ve mülkiyet tahribatına izin veren” ve “bu suç faaliyetlerini önlemeye yönelik makul tedbirler almaktan kaçınan” eyalet ve yerel yönetimlerin belirlenmesini emretmişti.

Bir bölgenin ‘anarşist yargı bölgesi’ olarak tanımlanması için, kolluk kuvvetlerinin düzeni sağlamasını yasaklamak, polisin görevli olduğu alanlardan çekilmesi, polis bütçesinin azaltılması veya federal kolluk desteğinin reddedilmesi gibi kriterler aranacak. Bu listeye giren şehirler, federal hibelerden mahrum kalma riskiyle karşı karşıya kalacak ve merkezi hükümetin önceliklerine uymaları yönünde baskı altında olacaklar.

Tasarının sunulmasıyla birlikte, Senato Cumhuriyetçileri, Trump yönetiminin öncelikleri için engel teşkil eden yerel yönetimler üzerinde federal otoriteyi güçlendirme çabalarını sürdürüyor. Tartışmalar devam ederken, ‘anarşist yargı bölgesi’ olarak tanımlanan şehirler, fonlama ve politika uyumu konusunda zorlu tercihlerle karşı karşıya kalabilir; bu da yerel ve federal hükümet arasındaki ilişkiyi önümüzdeki aylarda kökten değiştirebilir.