İran Dışişleri Bakanlığı, Amerika Birleşik Devletleri'nin yeni yaptırımlarını kınayarak, Washington'u diplomatik çabaları baltalamak ve çelişkili mesajlar vermekle suçladı. Salı günü yayımlanan açıklamada İran, "diğer taraf diplomasi söylemi kullanırken tehdit ve baskı dilini sürdürmemeli" ifadelerini kullandı.

Bakanlık, yeni yaptırımların "müzakere süreciyle tamamen çeliştiğini" belirterek, bu tür adımların yalnızca "güvensizliği artıracağını" vurguladı.

Aynı gün ABD Dışişleri Bakanlığı, Çin’e milyonlarca varil İran ham petrolü sevkiyatını kolaylaştıran uluslararası bir ağa yönelik yeni yaptırımlar duyurdu.

Gelişmeler üzerine ABD Başkanı Donald Trump, Fox News’ten Sean Hannity’ye Air Force One uçağında verdiği röportajda, selefi Joe Biden’ın İran’ı "çok zengin" hale getirdiğini iddia etti. Trump, “Şimdi 350 milyar dolar veya daha fazlasına sahipler. Petrol ile hızlıca büyük zenginlik elde edersiniz. Biden, onları benim yaptığım şeylerden özgürleştirdi,” dedi.

Eleştirilerine rağmen Trump, İran’ın nükleer güç olmasına izin vermeyeceğini yineledi ve İran halkına iyi dileklerini ileterek, “Ben İran’dan yanayım. Onların harika bir ülkeye sahip olmalarını ve çok para kazanmalarını istiyorum,” ifadelerini kullandı.

Bu gelişmeler, Washington ile Tahran arasındaki hassas ilişkilerin devam ettiğini ve yaptırımların, diplomasi ile birlikte, bu karmaşık ilişkinin merkezinde yer aldığını ortaya koyuyor. Biden yönetimi baskı ve müzakereyi birlikte yürütürken, Trump'ın açıklamaları İran’ın etkisini ve ekonomik büyümesini sınırlamaya yönelik daha sert bir yaklaşımı işaret ediyor.