Yayınlanma Tarihi: 20.05.2025 21:59 / Dünya Haberleri

Maryland Valisi Moore, Tazminat Komisyonu Yasa Tasarısını Veto Etti

Maryland Valisi Moore, Tazminat Komisyonu Yasa Tasarısını Veto Etti

Vali Wes Moore, yeni bir tazminat komisyonu kurma yasa tasarısını veto ederek doğrudan eylem çağrısı yaptı.

Vali Moore: Yeni komisyon yerine somut adımlar

Maryland Valisi Wes Moore, SB 587 numaralı tazminat komisyonu yasa tasarısını veto etti. Tasarı, kölelik ve sistematik eşitsizlikten etkilenen Afrikalı Amerikalılar için 2027'ye kadar öneriler geliştirecek bir komisyon kurulmasını öngörüyordu.

Senatör C. Anthony Muse tarafından sunulan tasarı, Eyalet Meclisi’nde özellikle Siyahi Yasama Grubu tarafından desteklenmişti. Ancak Moore, fazladan bürokrasi yaratacağı gerekçesiyle yasa tasarısına karşı çıktı.

“Artık bir başka çalışmanın zamanı değil,” dedi Moore veto mesajında. “Şimdi, hizmet ettiğimiz halk için sonuç getiren doğrudan eylemlerin zamanıdır.”

Moore, Maryland Linç Gerçeği ve Uzlaşma Komisyonu gibi mevcut çabalara dikkat çekerek yönetiminin Siyahi mülkiyeti artırmak, servet eşitsizliğini azaltmak ve yapısal adaletsizlikleri ortadan kaldırmak için çalıştığını belirtti.

Demokratlardan Hayal Kırıklığı

Vetonun ardından Maryland Siyahi Yasama Grubu, Moore’un kararını kamuya açık şekilde eleştirdi. “Vali, ülkeye öncülük etme şansını kaçırdı,” açıklamasında bulundular.

2028 başkanlık seçimi için olası adaylar arasında gösterilen Moore’un bu kararı, doğrudan icraat vurgusu yapan siyasi bir pozisyon olarak değerlendiriliyor.

Moore ise kararına rağmen Afrikalı Amerikalı topluluklara olan bağlılığını vurguladı: “Siyahi aileleri güçlendirmek ve eşitsizliklerle mücadele etmek için yerel liderlerle ortak çalışmaya devam ediyoruz.”

Tarihi Bağlam ve Siyasi Ağırlık

Maryland, hem kölelik karşıtı direnişin sembolü Harriet Tubman’a ev sahipliği yapması hem de Konfederasyon geçmişine dair izleriyle tarihsel açıdan karmaşık bir eyalet. Tasarının reddi, bu mirasla nasıl yüzleşileceği konusunda süren tartışmaları gün yüzüne çıkardı: sembolik adımlar mı, somut politikalar mı?