Yayınlanma Tarihi: 22.07.2025 23:59 / Dünya Haberleri Jonathon Swaine Jonathon Swaine

Obama, Trump’ın Russiagate Suçlamasını 'Aykırı' Buldu

Obama, Trump’ın Russiagate Suçlamasını 'Aykırı' Buldu

Obama, Trump’ın Russiagate’in başında olduğu iddiasını ‘aykırı’ ve güncel belgelerle desteklenmeyen bir iddia olarak reddetti.

Obama’dan Trump’a Nadir Bir Açıklama

Eski ABD Başkanı Barack Obama, Başkan Donald Trump’ın Trump–Rusya soruşturmasının kökenleriyle ilgili yükselen suçlamalarına nadir bir kamuoyu açıklamasıyla yanıt verdi. Salı akşamı yayımlanan açıklamada, Obama, Russiagate soruşturmasının 'önderi' olduğu iddiasını kesin bir dille reddetti ve bu suçlamayı 'aykırı', 'gülünç' ve 'zayıf bir dikkat dağıtma girişimi' olarak nitelendirdi.

Tartışma, Trump’ın Oval Ofis’te ve sonraki kamuoyu açıklamalarında Obama’nın cezai olarak soruşturulmasını istemesiyle yeniden alevlendi. Trump, Obama’yı ve yönetimindeki önemli isimleri—Joe Biden, James Clapper, John Brennan, Susan Rice, John Kerry, Loretta Lynch ve Andrew McCabe—Rusya soruşturmasını tetikleyen istihbaratı ‘üretmekle’ suçladı. Bu iddialar, Ulusal İstihbarat Direktörü Tulsi Gabbard tarafından yakın zamanda gizliliği kaldırılan belgelerle de desteklendi. Trump ve müttefikleri, bu belgelerin Obama dönemindeki üst düzey yetkililerin ‘ezici kanıtlarını’ sunduğunu öne sürüyor.

Obama’nın sözcüsü Patrick Rodenbush ise iddiaları reddederek, 'Geçen hafta yayımlanan belgede, Rusya’nın 2016 başkanlık seçimlerini etkilemeye çalıştığı ancak oyları başarıyla manipüle edemediği yönündeki yaygın sonucu sarsacak hiçbir şey yok,' dedi. Ayrıca, o dönem Senato İstihbarat Komitesi Başkanı Marco Rubio’nun liderliğindeki 2020 tarihli iki partili rapora da atıf yaptı.

Gizliliği Kaldırılan Belgeler ve Ceza Talepleri Üzerine Süren Tartışma

Gabbard’ın açıkladığı yeni belgelerde, Obama yönetimi yetkililerinin, Rus müdahalesi anlatısını oluşturmak için 'istihbaratı ürettiği ve siyasallaştırdığı' iddia ediliyor. Belgelerde birçok üst düzey isim yer alıyor ve Trump’ın 2016’da Hillary Clinton’a karşı kazandığı zaferden sonra soruşturmanın başlatılmasında koordineli bir çabaya işaret ediliyor. Gabbard, bu bulgulara dayanarak Adalet Bakanlığı’na bir ceza ihbarı sundu; bakanlık ise olası hedeflere ilişkin ayrıntı açıklamadı.

Trump ise yönetiminin elinde binlerce ek belge bulunduğunu belirterek Obama, Clinton ve onların çevresi hakkında soruşturma çağrılarını sürdürüyor. Trump’a göre, Clinton kampanyası ve Demokratik Ulusal Komite tarafından finanse edilen Steele dosyası, kendi kampanya ekibine yönelik gözetim izinlerinin (FISA) alınmasında merkezi bir rol oynadı. Trump, dosyayı 'tamamen sahte bir rapor' olarak tanımlıyor ve istihbarat camiasında yaygın şüphelere rağmen üst düzey yetkililer tarafından kullanıldığını iddia ediyor.

Rus müdahalesine dair soruşturma, 'Crossfire Hurricane' kod adıyla, Clinton kampanyasının Trump’ı Rusya müdahalesiyle ilişkilendirme çabalarına ilişkin bir CIA bilgilendirmesinin ardından başladı. Yaklaşık iki yıl süren Özel Savcı Robert Mueller’in raporu, Trump’ın seçim ekibi ile Rus yetkililer arasında cezai bir komplo ya da doğrudan koordinasyon kanıtı bulamadı. Sonraki soruşturmalarda, özellikle Özel Savcı John Durham’ın raporunda, FBI’ın soruşturmanın siyasi amaçlarla yürütüldüğüne dair uyarıları dikkate almadığı eleştirildi.

Şu anda, eski FBI Direktörü James Comey ve eski CIA Direktörü John Brennan’ın, FBI Direktörü Kash Patel’in başlattığı süregelen cezai soruşturmanın konusu olduğu bildiriliyor.

Trump ve Obama arasındaki kamuoyu tartışması, yeni belgelerin yayımlanması ve devam eden siyasi baskı, Rusya soruşturmasının kökeni ve etkisi konusundaki tartışmanın hâlâ canlı olduğunu gösteriyor. Her iki taraf da pozisyonlarında ısrarcı; bu da ABD’de seçim güvenliği, hükümet sorumluluğu ve siyasi şeffaflık konularındaki tartışmaları şekillendirmeye devam edecek.