
Temyiz Mahkemesi Douglass Mackey'nin Meme Mahkûmiyetini Bozdu
Federal temyiz mahkemesi, 2016 seçimlerinde seçmenleri yanıltıcı meme’ler nedeniyle Douglass Mackey’e verilen mahkûmiyeti delil yetersizliği gerekçesiyle iptal etti.
Mahkemeden Meme Üreticisi Lehine Karar
Bir temyiz mahkemesi, kendini sağcı bir influencer olarak tanımlayan Douglass Mackey'nin mahkûmiyetini bozdu. Mackey, 2016 başkanlık seçimleri sırasında sosyal medyada yanlış bilgi yayarak Demokrat seçmen katılımını engellemeye çalıştığı gerekçesiyle suçlu bulunmuştu. ABD 2. Temyiz Mahkemesi'nin oybirliğiyle aldığı karar, Brooklyn'deki jüri tarafından verilen federal komplo suçlamalarını ve yedi aylık hapis cezasını geçersiz kıldı.
Üç yargıçtan oluşan heyet, 36 yaşındaki Mackey'nin, başkalarıyla birlikte yasa dışı bir komploya katıldığına dair "makul bir jüri"nin karar veremeyeceğine hükmetti. Baş Yargıç Debra Ann Livingston, “Jürinin kararı ve sonucu olan mahkûmiyet kararı iptal edilmelidir” dedi. Dava, beraat hükmünün verilmesi için New York Doğu Bölge Mahkemesi'ne geri gönderildi.
İnternette “Ricky Vaughn” olarak bilinen Mackey, Twitter hesabından Hillary Clinton reklamı gibi görünen, seçmenlere oylarını SMS ile gönderebileceklerini iddia eden sahte meme’ler paylaştı. Savcılar, bu paylaşımların Clinton’a oy vermeyi caydırarak Trump’a destek sağlama amacı taşıdığını savundu. Mackey, seçim öncesinde yaklaşık 58 bin takipçiye ulaşarak sağcı sosyal medya camiasında bilinirlik kazandı.
Komplo Delili Olmadığı İçin Beraat
2023 yılında Mackey, federal komplo suçundan mahkûm edilmiş ve yedi ay hapis cezası almıştı. Ancak temyiz mahkemesi, paylaşımlarının, başkalarıyla birlikte suç işleme niyeti olduğuna dair yeterli kanıt oluşturmadığına karar verdi. Baş Yargıç Livingston, diğer üyeler Reena Raggi ve Beth Robinson ile birlikte, “Devletin, Mackey'nin bu amaca yönelik olarak başkalarıyla anlaşmaya vardığını kanıtlaması gerekiyordu. Ancak devlet bunu başaramadı” diye yazdı.
Mackey, karar sonrası sosyal medyada “HALLELUJAH!” paylaşımı yaptı, ailesine, eşine, avukatlarına ve destekçilerine teşekkür etti, ayrıca önceki mahkûmiyetiyle ilgili yasal adımlar atabileceğini ima etti.
Mahkemenin bu kararı, çevrim içi siyasi konuşmalar ve yanlış bilgilendirme nedeniyle cezai sorumluluk konusunda önemli bir gelişme. Karar, komplo mahkûmiyetleri için gereken yüksek standartları vurgularken, ABD seçimlerinde dijital kampanya taktikleri ve ‘trolling’in cezai soruşturmasında gelecekte nasıl bir yol izleneceğine dair soruları da gündeme getiriyor.