
Trump Alaska’daki Petrol Sondajını Yeniden Başlattı
Trump, Alaska Ulusal Petrol Rezervi'nde 13 milyon dönümlük alanda sondaj yasağını kaldırdı.
Enerji Politikalarında Geri Dönüş: Arktik Bölgesinde Yeni Sondaj İzni
Başkan Donald Trump, Biden dönemine ait çevre düzenlemelerini tersine çevirerek Alaska’daki Ulusal Petrol Rezervi’nde 13 milyon dönüm araziyi tekrar petrol ve gaz aramalarına açtı. İçişleri Bakanlığı, Pazartesi günü yaptığı açıklamada, 2024 yılında yürürlüğe giren ve rezervin yarısından fazlasında enerji aramasını kısıtlayan kuralların iptal edileceğini duyurdu.
İçişleri Bakanı Doug Burgum, 2024 düzenlemelerinin 1976 tarihli Deniz Petrol Rezervleri Üretim Yasası’nı ihlal ettiğini belirterek, bu arazilerin ABD'nin enerji güvenliği için tahsis edildiğini vurguladı. “Bu politika, Kongre'nin amacına aykırıydı ve enerji stratejimizi zayıflattı,” dedi.
Yeni düzenlemeyle Mayıs 2024 öncesi yasal duruma dönülüyor ve daha önce kısıtlanan alanlarda yeniden kira ve sondaj izinleri verilebilecek. Muhafazakâr enerji grupları kararı memnuniyetle karşıladı ve bu adımın ithal petrole bağımlılığı azaltarak yakıt fiyatlarını kontrol altına alacağını savundu.
Truth in Energy and Climate başkanı Frank Lasee, rezervin stratejik önemine dikkat çekerek şöyle konuştu: “Ulusal Petrol Rezervi, ABD’nin enerji arzını güvence altına almak için oluşturuldu. Biden’ın yasağı, enerji güvenliğini zayıflattı ve ulaşım maliyetlerini artırdı.”
Trump’ın kararı, 2024 seçim kampanyasında verdiği enerji bağımsızlığı vaatleriyle uyumlu. İkinci görev döneminin ilk gününde Biden dönemi iklim politikalarını geri alan kararları imzalamıştı.
Heartland Institute’tan Sterling Burnett, “Trump yasaya uygun davrandı ve Amerikalıların enerjiye erişimini öncelik haline getirdi,” dedi.
American Energy Institute CEO’su Jason Isaac, kararı “çalışanlar, tüketiciler ve istikrarlı enerjiye ihtiyaç duyan müttefikler için bir zafer” olarak nitelendirdi.
Biden yönetiminin sınırlamalarına karşı çıkanlar, bu politikaların ulaşım ve yakıt maliyetlerinde artışa ve enflasyona yol açtığını savundu. CO2 Coalition yöneticisi Gregory Whitestone, “Yasağın devamı, daha pahalı ithal petrole ve ekonomik zarara neden olacaktı,” dedi.
Energy & Environment Legal Institute’tan Steve Milloy, açıklamayı Biden’ın fosil yakıtlara yönelik “savaşına” karşı atılmış bir adım olarak değerlendirdi. Ancak çevreci grupların dava açabileceğini belirterek uyardı: “Trump yönetimi yatırımcı güvenini sağlamak için daha ileri adımlar atmalı. Yasal güvence gerekebilir.”
Bu arada Cumhuriyetçi yasa yapıcılar, Trump’ın enerji planlarını bütçe uzlaşmasıyla kalıcı hale getirmeyi hedefliyor.
Whitestone sonuç olarak şunu ifade etti: “Alaska’daki 13 milyon dönüm dahil olmak üzere rezervlerimizin sorumlu şekilde geliştirilmesi, enerji güvenliği ve ekonomik istikrar için gereklidir.”