Trump, LA'deki asker konuşlandırması nedeniyle iki partiden de sert eleştiriler alıyor.

LA Olaylarına Federal Müdahale Tartışması Büyüyor

Başkan Donald Trump’ın Los Angeles’a Ulusal Muhafız göndermesi, göçmenlik politikalarına karşı başlayan protestoların şiddetli eylemlere dönüşmesiyle birlikte Kongre’de sert tartışmalara yol açtı. Bu, bir valinin talebi olmadan yapılan ilk askeri konuşlandırma olarak son altmış yılın en dikkat çekici müdahalesi oldu.

Geçtiğimiz hafta sonu Los Angeles şehir merkezinde başlayan ICE karşıtı gösteriler, kamu malına zarar verilmesine neden oldu. Trump yönetimi, kamu düzenini sağlamak amacıyla binlerce asker ve deniz piyadesini bölgeye sevk etti. Karar, partiler arasında keskin bir görüş ayrılığına yol açtı: Cumhuriyetçiler yerel yönetimlerin politikalarını suçlarken, Demokratlar federal hükümeti gerilimi tırmandırmakla itham etti.

“LA’deki olaylar, sığınak şehir politikalarının doğrudan bir sonucudur,” diyen Temsilci Lauren Boebert (R-Colo.), Kaliforniya’nın göç politikalarını eleştirdi. Temsilci Nancy Mace (R-S.C.) ise ICE karşıtı söylemlerin “birinin ölümüne neden olabileceği” uyarısında bulundu.

Demokratlar ise sorumluluğun tamamen Trump yönetiminde olduğunu belirtti. Alexandria Ocasio-Cortez (D-N.Y.), Başkan Trump ve danışmanı Stephen Miller’ın kasıtlı olarak kaos yarattığını savundu. “Bu yönetim, bilinçli olarak karmaşa çıkarıyor,” dedi.

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, 2028 başkanlık seçimleri için olası adaylardan biri olarak, bu askeri müdahaleye karşı hem hukuki hem siyasi direnişin öncülüğünü yapıyor. Bir federal yargıç, Trump’ın Kaliforniya Ulusal Muhafızları üzerindeki kontrolü Newsom’a devretmesini emretti. Ancak temyiz mahkemesi kararı hızla askıya aldı.

Ek bir gerilim noktası da Senatör Alex Padilla’nın (D-Calif.) basın toplantısında İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem’e müdahale etmeye çalıştıktan sonra kelepçelenmesiyle yaşandı. Cumhuriyetçiler Padilla’yı eleştirirken, Demokratlar federal yetkililerin müdahalesini aşırı buldu.

Temsilci Rashida Tlaib (D-Mich.), protestoların ICE karşıtı değil, anayasal hakların savunulması olduğunu belirtti. “Bu gösteriler, hukuk süreci ve anayasal haklar içindir,” dedi. Tlaib, göçmen topluluklarının ICE'nin 2003’ten bu yana anayasaya aykırı davrandığını dile getirdiğini hatırlattı.

Beyaz Saray, başkanın asker sevk etme yetkisini savundu. Sözcü Anna Kelly, “Bölge mahkemesinin başkomutanın yetkisini geçersiz kılma yetkisi yoktur,” dedi. Trump’ın, federal binaları ve personeli korumak amacıyla yasal yetkilerini kullandığını vurguladı.

Bu tür bir federal askeri müdahale, en son 1965’teki Selma-Montgomery yürüyüşünde yaşanmıştı. Yürütme yetkisinin sınırları ve federal-devlet ilişkileri üzerindeki etkileri, devam eden dava süreci ve yaygınlaşan protestolarla daha da önem kazanıyor.