Yayınlanma Tarihi: 04.07.2025 18:13 / Dünya Haberleri Shane Hannety Shane Hannety

Yüksek Mahkeme, Trump’ın Üçüncü Ülkeye Sınır Dışı Politikasını Onayladı

Yüksek Mahkeme, Trump’ın Üçüncü Ülkeye Sınır Dışı Politikasını Onayladı

Yüksek Mahkeme, Trump yönetiminin göçmenleri üçüncü ülkelere sınır dışı etmesine izin verdi; karar hukuk ve insan hakları tartışmalarını alevlendirdi.

Yargıçlar, Trump Yönetimine Sınır Dışı Yetkisi Verdi

Yüksek Mahkeme, Perşembe günü Başkan Donald Trump’ın göçmenlik politikası için önemli bir zafer kazandırdı ve Cibuti’den sekiz göçmenin, ilk sınır dışı emirlerinde belirtilmeyen Güney Sudan’a gönderilmesine onay verdi. Kısa ve imzasız bir görüşte yargıçlar, daha önce alt mahkemenin ihtiyati tedbirinin askıya alınmasının, takip eden ek kararları da geçersiz kıldığını netleştirerek sınır dışı işlemleri önündeki son hukuki engeli ortadan kaldırdı.

Bu karar, Trump’ın başkanlık kararnamesiyle hükümete, gönderilecek ülke mahkeme belgelerinde yer alsa da almasa da, üçüncü ülkelere sınır dışı işlemi yapma yetkisini yeniden teyit ediyor. Süreç, bir bölge yargıcının, Nisan’daki ihtiyati tedbirin ihlal edildiği gerekçesiyle altı göçmene sınır dışı edilmeden önce anlamlı bir savunma fırsatı verilmediğini tespit etmesiyle başlamıştı. Yüksek Mahkeme, bu tedbiri Haziran’da askıya almış, Perşembe günü verilen açıklama ise ek kararların da uygulanamayacağını ilan etti.

Karşı Oyda İnsan Hakları Endişeleri Dile Getirildi

Yargıç Sonia Sotomayor, Yargıç Ketanji Brown Jackson ile birlikte kaleme aldığı karşı oy yazısında, mahkemenin kararının, vatandaş olmayanların işkence ya da ölüm riski taşıyan ülkelere sınır dışı edilmesine olanak sağladığına dikkat çekti. “Bugünkü karar sadece bir şeyi netleştiriyor: Diğer davacılar kurallara uymak zorunda, ancak yönetimin Yüksek Mahkeme’ye hızlı erişimi var. Saygılarımla karşıyım,” diyen Sotomayor, kararın temel hukuki korumaları zayıflattığını, bildirimsiz ve BM İşkenceye Karşı Sözleşme kapsamında itiraz hakkı tanınmadan sınır dışının önünü açtığını vurguladı.

Bahsi geçen göçmenler arasında cinayet, silahlı soygun ve küçük yaşta mağdurlara yönelik ağır cinsel suçlar gibi mahkumiyetler bulunuyor. İç Güvenlik Bakanlığı bu kişileri “vahşi suçlu kaçak yabancılar” olarak nitelendirirken, sınır dışı işleminin hukuk düzeni ve kamu güvenliği için önemli olduğunu belirtti. DHS Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin, “Bu tipler Bağımsızlık Günü’ne kadar Güney Sudan’da olacak” dedi.

Beyaz Saray yetkilileri kararı memnuniyetle karşıladı. Basın sözcüsü Karoline Leavitt, kararı “Amerika için bir başka inanılmaz zafer” olarak nitelendirirken, Yüksek Mahkeme’nin göçmenlik uygulamalarında başkanlık yetkisini teyit ettiğini vurguladı. Beyaz Saray hukuk danışmanı David Warrington ise, “Bu karar, yargının aşırıya kaçan müdahalesine açık bir reddiyedir” ifadelerini kullandı ve Yüksek Mahkeme kararlarını idarenin değil, bölge mahkemelerinin ihlal ettiğini savundu.

Bu karar, yürütme gücü, yargı denetimi ve ABD göçmenlik politikasının sınırlarıyla ilgili süregelen ulusal tartışmayı şekillendirmesi bekleniyor. Yönetim kararı hukuk ve düzen için bir zafer olarak kutlarken, eleştirmenler alınan kararın mevcut korumaları zayıflatabileceği ve tehlikeli ülkelere yönelik sınır dışı uygulamalarında emsal teşkil edebileceği konusunda uyarıyor. Yasal ve siyasi mücadele devam ederken, üçüncü ülkeye sınır dışı edilen göçmenlerin durumu ABD’de tartışmaların odağında kalmaya devam edecek.