Adalet Bakanlığı, Minnesota’nın kamu işlerinde ırk ve cinsiyet temelli ayrımcılık yapabileceği gerekçesiyle işe alım kurallarını inceliyor.

Adalet Bakanlığı Minnesota’nın İşe Alım Politikasını Soruşturuyor

ABD Adalet Bakanlığı, Minnesota eyaletinin kamu sektöründeki işe alım uygulamalarını, ırk ve cinsiyete dayalı yasadışı ayrımcılık yapılıp yapılmadığı gerekçesiyle incelemeye aldı. Soruşturmanın odak noktası, Minnesota İnsan Hizmetleri Departmanı’nın, bazı pozisyonlar için azınlık veya kadın olmayan adayların işe alınmasında yöneticilerden ‘işe alım gerekçesi’ talep eden yeni politikası. Bu kurala uymayan yöneticiler disiplin cezası ve hatta işten çıkarma riskiyle karşı karşıya kalıyor.

Bu hamle, Trump yönetiminin Minnesota ve Vali Tim Walz ile son çatışması olarak dikkat çekiyor. Walz’ın 2024 başkan yardımcılığı adaylığının başarısız olmasının ardından gündeme gelen bu tartışmada, Eyalet Başsavcısı Pamela Bondi, “Minnesotalıların, devlet memurlarının liyakat esasına göre değil, yasa dışı DEI politikalarıyla işe alınmasından bıktığını” söyledi. Bondi’nin açıklamaları, mevcut politikanın kabul edilemez bir çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık uygulaması olduğu yönündeki yönetim görüşünü öne çıkarıyor.

Öte yandan Minnesota İnsan Hizmetleri Departmanı, politikanın eyalet yasalarının öngördüğü pozitif ayrımcılık sorumluluklarını yerine getirmek ve işgücü çeşitliliğini artırmak amacı taşıdığını savunuyor. Politika kapsamında ‘az temsil edilen adaylar’, kadınlar ve siyahi, Hispanik, Asyalı veya Pasifik Adalı, Amerikan yerlisi ya da Alaska yerlisi ırksal azınlıklar olarak tanımlanıyor.

Federal Yetkililer Sivil Haklar İhlaline Karşı Uyarıyor

Adalet Bakanlığı, eyalet yetkililerine gönderdiği yazıda, Medeni Haklar Yasası’nın (Title VII) işe alımda ırk, renk, din, cinsiyet veya etnik köken temelinde ayrımcılığı yasakladığını vurguladı. “Başsavcı, bir eyalet veya yerel yönetim işvereninin Title VII’ye aykırı şekilde ayrımcılık yaptığını makul gerekçeyle tespit ederse, ihlali ortadan kaldırmak için konuyu mahkemeye taşımak da dahil uygun adımları atmakla sorumludur” denildi. Özellikle Minnesota İnsan Hizmetleri Departmanı’nın yeni politikası, Bakanlıkça yasadışı ayrımcılık endişesiyle gündeme getirildi.

Eyaletin İnsan Hizmetleri Departmanı ise, tüm eyalet ve federal işe alım yasalarına uyduğunu belirterek, “bazı pozisyonlarda pozitif ayrımcılık kapsamı dışındaki işe alımlar için gerekçelendirme yapılmasının 1987’den beri eyalet yasası gereği olduğunu” açıkladı.

Bu federal inceleme, Adalet Bakanlığı’nın Minnesota’daki yasa dışı göçmenlere indirimli eyalet içi eğitim hakkı tanıyan yasalara karşı açtığı son davayı izliyor. Ayrıca Minnesota Başsavcısı Keith Ellison, trans sporcuların kızlar liglerinde yer almasını savunmak için Trump yönetimi ve Adalet Bakanlığı’na karşı dava açmış durumda.

Adalet Bakanlığı’nın soruşturmasının sonucu, pozitif ayrımcılık, eyaletin işe alım özerkliği ve sivil hakların federal düzeyde uygulanması konusunda geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilir. Hukuki süreç devam ederken, Minnesota yetkilileri çeşitlilik politikalarını savunuyor; federal yetkililer ise fırsat eşitliğinin ve yasalara uygunluğun altını çiziyor.