Bill Maher ve John Leguizamo, canlı bir podcast tartışmasında Trump’ın karakteri ve ABD göçmenlik politikası üzerine karşı karşıya geldi.

Podcast’te Göçmenlik ve Trump Tartışması Alevlendi

Komedyen Bill Maher ve oyuncu John Leguizamo, Maher’in “Club Random” adlı podcast’inin son bölümünde, Amerika’nın göçmenlik sistemi ve Başkan Donald Trump’ın karakteri hakkında hararetli bir tartışma yaşadı. Bu sohbet, sınır politikası ve göçün Amerikan toplumundaki kültürel rolü konusunda derin ayrılıkları ortaya koydu.

Liberal bir aktivist olan ve MSNBC’de “Leguizamo Does America” programının sunuculuğunu yapan Leguizamo, Trump dönemi göçmenlik yetkilileri hakkında açık sözlüydü. Trump’ın üst düzey danışmanı Stephen Miller’ı “ırkçı” ve Trump’ın toplu sınır dışı politikalarının “mimarı” olarak nitelendirdi. Maher ise mevcut göçmenlik sorunlarının yalnızca Cumhuriyetçi politikaların sonucu olmadığını savundu. “Bunun bir kısmı, Biden’ın göçmenlik meselesini ne kadar kötü yönettiğine karşı bir tepki. Bu sadece ‘herkes gelsin’ olmamalı,” diyerek sadece sağın suçlanmasına karşı çıktı.

Tartışma, Leguizamo’nun ABD’nin daha fazla göçmeni ağırlayabileceğinde ısrar etmesiyle alevlendi: “Burada bolca yer var… Amerika’da yer sıkıntısı yok.” Maher ise şüpheci kaldı ve “Mesele asla yer değildir. Mesele kaynaklardır… Ülkelerin bir sınırı olmalı,” dedi. Maher, dünyada yüz milyonlarca insanın fırsat bulsa ABD’ye taşınmak isteyeceğini belirterek kitlesel göçün Amerikan altyapısı üzerinde yaratacağı baskıya dikkat çekti.

Trump’ın Söylemleri ve Irk Tartışmaları Yeniden Gündemde

Sohbet, Başkan Trump’ın ilk döneminde Haiti ve El Salvador gibi ülkeler hakkındaki küçümseyici açıklamalarına da kaydı. Leguizamo bu ülkelerin onurunu savunup Trump’ın dilini eleştirirken, Maher ise o koşulların birçok insanı ABD’ye yönlendirdiğini savundu: “İşte bu yüzden gelmek istiyorlar,” dedi.

Leguizamo, Trump’ın siyasi kariyerinden önce kendisiyle tanıştığını ve Trump’ın ona “çok düzgün konuşuyorsun” dediğini aktararak bunun Latinlere karşı bir imâ olduğunu düşündüğünü belirtti. Trump’ı o dönemde “çekingen” olarak nitelendirdi, Maher ise bunun başkalarına söz hakkı verme becerisi olarak yorumladı.

Maher, bu yıl Trump ile Beyaz Saray’da yaptığı görüşmede başkanı “nazik ve ölçülü” olarak tanımladı ancak kamuya açık şekilde Trump’ı eleştirmeye devam edeceğini vurguladı. Leguizamo ise Trump’ı “aşırı uyumlu” bulduğunu ve Maher’in aktardıklarının “rahatsız edici” olduğunu söyledi.

Başkanın ırk konusundaki sicili tartışılırken Maher, “O bir ırkçı değil, kendi zamanının ürünü,” dedi. Leguizamo ise “Bazılarımız kendi zamanımızı aşmayı başarırız,” diyerek yanıt verdi. Maher de, toplumsal önyargıların aşılmasının mümkün ve takdire şayan olduğunu kabul etti.

Podcast bölümü, Amerika’da göç, sınır güvenliği ve kültürel kimlik hakkındaki devam eden tartışmaları bir kez daha ortaya koydu. Maher ve Leguizamo’nun keskin eleştirileri ve kişisel gözlemleri, ABD’nin bu konularla mücadelesini ve Amerikan kimliğinin ne anlama geldiğine dair süregelen tartışmayı yansıtıyor.