Trump yönetimi, Sanctuary politikalarının ICE’ı engellediği ve federal otoriteleri ayrımcılığa uğrattığı gerekçesiyle Los Angeles’a dava açtı.

Adalet Bakanlığı Federal Dava İçin Üstünlük Maddesine Atıfta Bulundu

Trump yönetimi, Los Angeles şehrine karşı, şehrin Sanctuary (sığınak) politikalarının federal göçmenlik uygulamalarını yasadışı şekilde engellediği iddiasıyla dava açtı. Pazartesi günü Adalet Bakanı Pam Bondi tarafından duyurulan şikayet, Los Angeles’ın Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) biriminin görevini yerine getirmesini engellediğini ve federal yetkililere ayrımcılık yaptığını savunuyor.

Bondi yaptığı özel açıklamada, “Sanctuary politikaları, Amerikalıların Los Angeles’ta son zamanlarda tanık olduğu şiddet, kaos ve kolluk kuvvetlerine yönelik saldırıların başlıca nedeni oldu,” dedi. Belgesiz göçmenlerin Amerikalı vatandaşlara öncelik tanınmasının kolluk kuvvetlerini her seviyede zayıflattığını ifade etti. Bondi, “Bu, Başkan Trump döneminde sona erecek,” diyerek yönetimin bu politikaları sona erdirme kararlılığını vurguladı.

Adalet Bakanlığı davası, ABD Anayasası’nın federal hukukun çelişen eyalet veya yerel düzenlemelere üstünlüğünü belirten Supremacy Clause (Üstünlük Maddesi) maddesine dayanıyor. Şikayet, Los Angeles’ın ICE’ı diğer kolluk kuvvetlerine göre olumsuz şekilde ayrımcılığa tabi tuttuğunu iddia ediyor. “Los Angeles Yönetmeliği ve diğer politikalar, federal göçmenlik otoritelerini diğer kolluk kuvvetlerinden farklı muameleye tabi tutarak hem mülklere hem de bireysel gözaltındaki kişilere erişim kısıtlamaları, yükleniciler ve taşeronların bilgi vermesini yasaklama ve şehir tarafından uyulmayan federal ceza kanunlarını küçümseme yoluyla federal hükümete kasıtlı ayrımcılık yapıyor,” şeklinde dava dilekçesinde yer aldı.

Dava, sanctuary şehir politikalarının uygulanmasının engellenmesi için mahkemeden karar talep ediyor ve şehrin bu yasalarının Anayasa gereği geçersiz olduğunu savunuyor. “Supremacy Clause, Los Angeles şehrinin ve yetkililerinin federal hükümete olumsuz ayrımcılık uygulamasını yasaklar—buradaki yasa ve politikaların yaptığı gibi—ve bu nedenle federal hükümete ayrımcılık yapılmaktadır. Bu nedenle, burada itiraz edilen yasa ve politikalar geçersizdir ve kaldırılmalıdır,” ifadeleriyle devam etti.

ICE Operasyonlarının Ardından Protestolar ve Siyasi Gerilim

Hukuki mücadele, ICE’ın şehir genelinde operasyonlar düzenlemesinin ardından Los Angeles’ta yaşanan protesto ve huzursuzlukların ardından geldi. Durum, Başkan Donald Trump’ın tartışmalı Ulusal Muhafızları görevlendirmesiyle isyana dönüştü ve bu hamle daha sonra mahkemede itiraz konusu oldu. Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass, hem şiddeti hem de federal müdahaleyi eleştirerek ICE’ın eylemlerinin şehri kışkırttığını ve federal askerlerin varlığının bir tahrik unsuru olarak rol oynadığını savundu.

Bass, “Geçen Perşembe, ICE şehrimize girip insanları Home Depot’larda, oto yıkamalarda kovaladı, okullarda ve bugün de acil servislerde ve evsiz barınaklarında göründü,” dedi. Bass, federal hükümetin operasyonları Ulusal Muhafızları ve nihayetinde ABD Deniz Piyadelerini göndermek için bahane olarak kullandığını belirtti. “Bunu, ABD Deniz Piyadelerini Amerikan şehirlerine göndermek için bahane olarak kullandılar; bu, kendi vatandaşlarımızı hedef alacak,” dedi.

Trump yönetiminin Los Angeles’a açtığı davanın sonucu, federal otoritenin göç politikalarında ve yerel yönetimlerin ulusal politikalara ne ölçüde destek verip vermeyeceğinde önemli bir emsal oluşturacak. Tartışma devam ederken, federal öncelikler ile yerel yönetim arasındaki çatışma, ulusal göçmenlik tartışmasının merkezinde yer almaya devam ediyor.