ACLU, Los Angeles’ta ICE baskınlarını durdurmak için DHS’ye karşı toplu dava açtı. Bölgedeki göçmenlik uygulamaları yoğunlaşırken, dava ırk temelli ayrımcılık ve insanlık dışı gözaltı koşulları iddialarına dayanıyor.

ACLU’dan ICE Operasyonlarına Karşı Hukuki Adım

Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) California, İç Güvenlik Bakanlığı’na karşı geniş kapsamlı bir dava açarak Los Angeles bölgesinde anayasaya aykırı olarak nitelendirdiği göçmenlik baskınlarının derhal durdurulmasını talep etti. Dava, ICE operasyonlarının özellikle "esmer tenli" bireylere odaklandığını ve federal ajanların göçmenlerin anayasal haklarını ihlal ettiğini iddia ediyor.

Bireysel göçmenler ve Public Counsel gibi savunucu gruplar tarafından desteklenen dava, ICE’ın 6 Haziran’dan bu yana yaklaşık 1.500 kişiyi tutukladığını öne sürüyor. Hedef alınanlar arasında Latin Amerikalı gündelik işçiler, tarım işçileri, oto yıkama çalışanları ve sokak satıcıları bulunuyor. Davaya göre, kişiler genellikle federal ajanlar tarafından herhangi bir mahkeme kararı veya ön bilgi olmadan sorgulanıyor, şüphelenildiğinde gözaltına alınıyor ve bazen zorla tutuluyor.

ICE gözaltı merkezlerindeki koşullar da eleştiri konusu oldu. Dava özellikle “B-18” adı verilen, aşırı kalabalık, penceresiz ve “zindan benzeri” olarak tanımlanan tesisin uzun süreli tutukluluk için uygun olmadığını belirtiyor. Davacılar, gözaltındakilerin yatak, yiyecek ve avukatlara erişimden mahrum bırakıldığını, kısa süreli işlemler için tasarlanan merkezin sistematik usul ihlallerine dönüştüğünü iddia ediyor.

Baskınların durdurulmasının yanı sıra, dava ICE’ın B-18 tesisini kullanmayı bırakmasını ve ırk temelli ayrımcılık ile medeni hak ihlallerinden dolayı sorumlu tutulmasını talep ediyor. Davada, İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, ICE Direktörü Todd Lyons, Adalet Bakanı Pam Bondi ve birçok bölgesel yetkili davalı olarak yer alıyor.

Protestolar ve Hükümet Yanıtı Yoğunlaşıyor

Başkan Donald Trump’ın göçmen karşıtı sınır dışı politikalarının merkezindeki Los Angeles, ICE baskınlarının sürmesiyle birlikte protestoların arttığı bir şehir haline geldi. Geçen ay, gösteriler isyana dönüştü; kamu malına zarar verildi ve kolluk kuvvetleriyle çatışmalar yaşandı. Salı günü, koordineli bir eylem günü kapsamında 150 ila 200 protestocu Sixth Street Köprüsü’nü kapatarak, Los Angeles’ta ICE varlığına son verilmesini talep eden pankartlar taşıdı ve göçmen hakları lehine sloganlar attı.

Topluluk organizatörü Christian Alcaraz, yerel medyaya yaptığı açıklamada köprünün ICE varlığının ve mahalle sakinlerinin evlerinden alınmasının sembolü haline geldiğini söyledi. Kent genelinde Koreatown dahil farklı noktalarda da benzer gösteriler düzenlendi; aktivistler değişim taleplerini artırdı.

Dava ve protestolar üzerine açıklama yapan İç Güvenlik Bakan Yardımcısı Tricia McLaughlin tüm iddiaları sert şekilde reddetti. McLaughlin, “Kişilerin ten rengi nedeniyle kolluk kuvvetleri tarafından hedef alındığı yönündeki iddialar iğrenç ve tamamen asılsızdır,” dedi. Ayrıca gözaltı koşullarının kötü olduğu iddialarını da reddederek, “ICE, ABD vatandaşlarını barındıran çoğu hapishaneden daha yüksek gözaltı standartlarına sahiptir. Tüm tutuklulara uygun yemek, tıbbi bakım ve avukatları ve aileleriyle iletişim imkanı sunulmaktadır,” ifadelerini kullandı.

Los Angeles’taki ICE operasyonlarıyla ilgili yasal mücadele, ABD genelinde göçmenlik uygulamaları, sivil haklar ve güvenlik ile anayasal korumalar arasındaki denge konusunda devam eden ulusal tartışmaları öne çıkarıyor. Dava sürerken, Güney Kaliforniya göçmenlik politikası ve topluluk güvenliğinin geleceği konusundaki hararetli mücadelenin merkezinde kalmaya devam ediyor.