Beş Proud Boys üyesi, 6 Ocak yargılamalarında anayasal haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle ABD hükümetine dava açtı.

Proud Boys’tan DOJ ve FBI’a Suçlama

Proud Boys adlı grubun beş üyesi, 6 Ocak 2021’deki Kongre baskınıyla ilgili yargılamalarda anayasal haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle ABD hükümetine 100 milyon dolarlık dava açtı.

Davacılar Enrique Tarrio, Zachary Rehl, Ethan Nordean, Joseph Biggs ve Dominic Pezzola, Florida’daki bir federal mahkemeye başvurdu. Dava dilekçelerinde, Adalet Bakanlığı (DOJ) ve Federal Soruşturma Bürosu (FBI) çalışanlarının Başkan Donald Trump’ın siyasi müttefiklerini hedef alarak hukuk sistemini kötüye kullandıkları iddia ediliyor.

Şikâyette, delil karartma, tanık tehditleri, avukat-müvekkil gizliliğinin ihlali ve savunma stratejisine sızmak için muhbir kullanımı gibi usulsüzlüklerin uygulandığı belirtiliyor. Davacılar, uğradıkları muameleyi orta çağdaki kamuya açık cezalandırmalara benzeterek, “J6 sanıklarının hapsedilmesi, statükoya karşı çıkacak olanlara ibret olsun diyeydi” ifadesini kullanıyor.

Trump’ın Affıyla Yeniden Yasal Mücadele

Beş sanıktan dördü ayaklanma komplosu suçlamasından hüküm giymişti. Önceki bir tutuklama nedeniyle 6 Ocak’ta Washington, D.C.’ye girişi yasaklanan Tarrio 22 yıl hapis cezası aldı. Nordean 18 yıl, Biggs 17 yıl, Rehl 15 yıl ve Pezzola ise Kongre’yi engelleme komplosu nedeniyle 10 yıl hapse mahkûm edilmişti.

Başkan Trump, bu yıl göreve başladıktan sonra tüm bu kişilerin cezalarını affetti veya hafifletti. Dava dilekçesinde, “Artık davacılar aklandı, özgür ve yeniden Amerikan vatandaşları olarak haklarını kullanabilecek durumda. Şimdi işkencecilerine dava açıyorlar,” deniliyor. Şikâyette Anayasa’nın dördüncü, beşinci ve altıncı maddelerine aykırılık, kötü niyetli yargılama ve haksız hapis suçlamaları yer alıyor.

Savcılar, sanıkları “tool theory” adlı yeni bir ceza hukuku yaklaşımıyla suçladı. Davacılar ise bu yaklaşımın aslında “stokastik terörizm” denen, siyasi söylemi cezalandırmak için kullanılan muğlak bir kavrama dayandığını iddia ediyor.

Dava ayrıca, evlerine düzenlenen baskınların yasal dayanağının bulunmadığını öne sürüyor. Pezzola’nın polis kalkanı kullanarak Kongre binasını ilk delen kişi olduğuna dair video kaydı, iddianamede önemli delil olarak yer aldı.

Adalet Bakanlığı dava hakkında henüz açıklama yapmadı. Bu dava, 6 Ocak sonrası adli süreçleri ve siyasi ifade özgürlüğünün sınırlarını yeniden gündeme getiriyor.